Türkiye’nin Çin ile füze sistemi ihalesini iptal etmesini uzmanlar ‘hayırlı iptal’ olarak yorumluyor. Türkiye Çin’den füze almaktan NATO sistemine entegre olmayacağı kadar, söz verilen ‘teknoloji transferi’ni gerçekleştirmemesi yüzünden vazgeçti. Uzmanlar ASELSAN ve Roketsan’ın, deneyimli yabancı ortaklarla uzun menzilli füze üreteceğini belirtiyor.

İLKER AKGÜNGÖR / VATAN HABER MERKEZİ

Türkiye’nin Çin ile 4 milyar dolarlık FD-2000 füze sistemi ön ihalesini iptal etmesi tüm dünyada ses getirdi. Çinliler ile anlaştığı için NATO tarafından eleştirilen Türkiye, şimdi kendi uzun menzilli füze üretmek için daha zorlu bir yola çıkıyor. Türkiye Çin ile olan anlaşmasını neden iptal etti? Bunu konunun uzmanı Sakarya Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi ve radar savunma sistemleri uzmanı Doç. Dr. Aşkın Demirkol ile konuştuk.

“ABD’yi ikna için Çin seçildi”
Türkiye’nin temel önceligi ‘teknoloji transferi’ydi. Her kimden alırsak temel koşulumuz bu sistemlerin Türkiye’de üretimini sağlamak ve bu süreçte tecrübelerimizi kullanarak geliştirmekti. Ancak ihale bedeli yüksek olmasına rağmen Patriot’ları üreten Amerika bu isteğe olumlu yaklaşmadı. Hem Amerika’yı ikna etmek hem de yeni ihaleyi cazip kılma adına anlaşma iki yıl önce Çin’e verildi.

İptalin nedeni ‘teknoloji transferi’
“Türkiye anlaşmayı yaparken doğrusunu yapmış, 4 milyar dolar gibi oldukça yüksek bir bedeli öderken sıradan bir alıcı gibi davranmamış ve teknoloji transferinde ısrar etmişti. Çin füze ihalesinin iptalinin altından da ‘teknoloji transferi’ koşulu çıktı. Ayrıca hiç bir ülkenin çok stratejik donanımlarını üstelik yüksek bir bedele rağmen bile paylaşmak istemedigi gerçeği karşımıza geldi. Kimin kiminle dost veya düsman olduğu adeta saat başı değişen dünyada, bugün dost yarın düşman yaklaşımıyla kimse elindekinin kendisine karşı kullanılmasını veya daha iyisinin geliştirilmesini istemiyor. Sonuçta Türkiye ne Amerika’dan ne de Çin’den isteğini elde edemedi. Bir anlamda parayla saadet olmadı.”

“Top artık Roketsan ve ASELSAN’da”
Roketsan ve Aselsan gibi ana yüklenici firmaların deneyimli yabancı ortaklarla uzun menzilli füze ihtiyacımızı yerli kaynaklarla halletme tercihi yapıldı. Bu ihale iptali her açıdan Türkiye’nin hayrına olmuştur. Öncelikle NATO tabanlı sistemlerimizin Rus özellikli sistemlerle entegrasyonu sorunlu olabilecekti. Yanı başımızdaki Rusya’nın elinde S-400 ve S-500 ler, Suriye’nin elinde Rus yapımı S-400 ve Scudlar, İran da Şahap ve İmad, İsrail’in elindeki Jericho gibi uzun menzilli füze sistemlerini düsündügümüzde, adeta komşularımızın insafına terk edilmiş gibiyiz. Rasyonel akılla olusturulmuş güçlü savunmanın barışa tehdit degil, kalkan olacaktır. Bu nedenle artık gücümüzü içimizden almalıyız.”

“Fırsatı kaçırmamalıyız”
“Sonuçta istihbarı sırlarımız dahil, bir çok noktadaki güvenliğimizle beraber dışarıya bağımlı bir savunma sisteminin mahsurları gözönüne alındığında bizim kendi milli savunma sistemimizi üretmek zorunda olan bir ülke olduğumuz gerçeğine odaklanmalıyız. Bir daha ‘teknoloji transferi’ gibi kabul görmeyecek yeni beklentilere girmeme adına iptali hayırlı kabul ederek, TAİ, Havelsan, Roketsan, ASELSAN ve TÜBİTAK gibi güçlü kurumlarımızı daha da motive ederek, teknolojik gelişmeleri de olumlu etkileyebilecek kendi uzun menzilli füzelerimizi üretme fırsatını bu kez kaçırmamalıyız.”

NOT: Haberin 17 Kasım 2015 tarihli Vatan Gazetesi’nde yayınlanan hali buradan (http://www.gazetevatan.com/-hayirli-iptal–885044-gundem/) okunabilir.