Sahil Güvenlik Komutanlığı Kumburgaz’da kaybolan 5 genç için kendilerini olayı gören deniz otobüsündeki bir yolcu dışında hiç bir kurum ve şahsın bir ihbar yapmadığını açıkladı.
“Bir yolcu dışında kimse aramadı”
Sahil Güvenlik Komutanlığı Kumburgaz’da kaybolan 5 genç için kendilerini olayı gören deniz otobüsündeki bir yolcu dışında hiç bir kurum ve şahsın bir ihbar yapmadığını açıkladı.
İLKER AKGÜNGÖR / HABER MERKEZİ
Kumburgaz’da 17 Ağustos’ta deniz bisikletiyle açıldıktan sonra kaybolan 5 gençle ilgili umutlar tükeniyor. Kamiloba sahilinden yedi gün önce saat 14.00’te kiraladıkları deniz bisikletiyle açılan Mikail Çelik, Serdar ve Doğan Demir kardeşler, Şükrü Kahraman ve Yusuf Büyükizgi’den halen bir haber alınamadı.
Telsiz kayıtları
Olay günü İDO’ya saat 19.56 sularında İDO’ya ait Kemal Reis-5 deniz otobüsünün kaptanı Yavuz Yılmaz yolcuların bir teknede yardım isteyen 2 kişi gördüğünü ancak kendisinin dürbünle bölgeye baktığında insan göremediğini belirterek Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’ne bağlı Sektör Marmara’yı aradı. Kaptan Yavuz Yılmaz’ın Kıyı Emniyeti VTS operatörü ile 14. kanaldan yaptığı görüşmenin kayıtları da ortaya çıkmıştı. Öte yandan denizcilik çevreleri acil müdahale yapabilen İDO’daki görevlilerin gençleri gördüğü an ‘SOLAS 74’ (Denizde Can Güvenliği Uluslararası Sözleşmesi) kurallarına göre müdahale etmesi gerektiğini belirtti
Deniz otobüsündeki yolcu aradı
Olaya geç müdahale ettiği iddia edilen Sahil Güvenlik Komutanlığı dün yaptığı açıklamada, 17 Ağustos 2014, saat 20.21’de ALO-158 Sahil Güvenlik İhbar Hattı’nı arayan bir kişinin Kemal Reis-5 deniz otobüsünde bulunduğunu, Avşa’dan hareket ederek İstanbul’a gittiklerini, Büyükçekmece açıklarında 10 dakika önce bir motorda bulunan şahısların el sallayarak yardım istediğini belirtti. Açıklamada ihbarı yapan yolcunun bu durumu gemi personeline söylediğini fakat geri dönen olmadığını bildirdiği de ifade edildi.
“Tek ihbarı yolcu yaptı”
Komutanlık olay sırasında Kadıköy açıklarında görevli Sahil Güvenlik Botu’na ihbarın saat 20.22’de bildirildiğini, botun bölgedeki ağır deniz hava şartlarına rağmen termal kamera, göz, radar ve dürbün ile yaptığı arama faaliyetinde yardım talebinde bulunan herhangi bir temasa rastlamadığını açıkladı. Büyükçekmece ve Gürpınar Polis Merkezleri’nin aranarak herhangi bir kayıp şahıs ihbarı olup olmadığı sorulduktan sonra olumsuz deniz şartları nedeniyle botun saat 22.40’ta Yenikapı İDO İskelesi’ne yanaştığı belirtildi. Sahil Güvenlik Komutanlığından yapılan açıklamada kendilerine ALO-158’i arayan yolcudan başka bir ihbar gelmediği de ifade edildi: “17 Ağustos 2014 tarihinde Komutanlığımıza ALO-158 ihbar hattı vasıtasıyla yapılan söz konusu ihbar haricinde herhangi bir kurum veya şahıstan bu konuyla ilgili başka bir ihbar yapılmamıştır” denildi.
Paralel iz arama yöntemi kullanılıyor
Barbaros Hayrettin Paşa Petrol Arama ve Sondaj gemisi ise önceki geceden itibaren arama çalışmalarına başladı. Yetkililerle bir toplantı yapan Genç Denizciler Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Umur Zamanoğlu, Barbaros Hayrettin Paşa gemisinin eskort gemileriyle birlikte paralel iz arama yöntemiyle çalışacaklarını belirterek, “3 gemi paralel iz arama yöntemiyle güneye doğru aşağı inecekler. Erdek, Marmara Adası ve İmralı Adası bölgesinde dip ve satıh taraması gerçekleştirecek. Bu bölgeyi yaklaşık 30 saat içerisinde tarayacaklar. Çalışmalar önceden can yeleğinin bulunduğu bölgede yoğunlaştı. Deniz bisikletinin çıkış yaptığı yere de bakacak olursak o bölgeyi gösteriyor. Olayın yaklaşık olarak meydana geldiği bölgede sürekli akıntı ve rüzgar mevcut” dedi.
“En azından mezarı belli olsun”
Sağlık Bakanlığı kayıp yakınlarına tıbbi, sosyolojik ve psikolojik anlamda destek olmak için bir ekibi olay yerine gönderdi. Kayıp Yusuf Büyükizgi’nin babası Mustafa Büyükizgi oğulları bulununcaya kadar aranmaya devam edilmesini istedi: “Yusuf’un arkadaşının burada yazlığı vardı. 4-5 arkadaş ara sıra bir araya gelirlerdi. Bu yıl ikinci kez gelmişti. Gezmeyi severdi. En azından bir mezarı belli olsun. Gidelim, mezarında bir Fatiha okuyayım, istiyoruz. Ama diri çıkması bizim için büyük bir mucize.”
“Telsiz konuşmaları delil”
Kayıp yakınlarını ziyaret eden CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, “Eğer arama, kurtarma çalışmalarında ilk iki günde yoğun bir şekilde yapılmış olsaydı belki bugün bu gençlere ulaşmış olacaktık. İlk iki gündeki ihmalkarlıklar diz boyu. Özellikle İDO dediğimiz resmi bir kuruluşun denizde yardım talebinde bulunanları görmezden gelecek. Türk Ceza Kanunu hükümleri uyarınca zorda bulunan bir kişiye yardımda bulunmamak, onu ölümle baş başa bırakmak ağır cezalık bir suçtur. Yani burayı işleten kişi kadar İDO’daki o görevlilerin de suçu bulunmaktadır. Gazetelere yansıyan telsiz konuşmaları bu konuda birer delildir” dedi.
Not: Haberin 24 Ağustos 2014 tarihli Vatan Gazetesi’nde yayınlanan hali buradan (http://www.gazetevatan.com/sahil-guvenlik-i-sadece-bir-yolcu-aramis–671291-gundem/) okunabilir.