Özgecan cinayetiyle ilgili soruşturmada inceleme sona erdi ve bütün deliller toplandı. İddianame otopsi raporunun gelmesiyle tamamlanacak. Edinilen bilgiye göre iddianamede 3 sanık için de ağırlaştırılmış müebbet istenecek.
İLKER AKGÜNGÖR – KENAN BUTAKIN / MERSİN
Hunharca bir cinayete kurban giden Özgecan Aslan’la ilgili soruşturmada sona gelindi. Tarsus Cumhuriyet Savcısı Ayhan Akyol tarafından yürütülen soruşturma dosyasında tek eksik olan belge Özgecan’a ait otopsi raporu. Ankara Adli Tıp Kurumu’ndan otopsi raporunun da gelmesiyle birlikte soruşturma tamamlanmış olacak.
‘Canavarca hisle…’
VATAN’ın edindiği bilgiye göre 3 sanık yani Suphi Altındöken, Necmettin Altındöken ve Fatih Gökçe için savcılık makamı TCK’nın 82’ye B maddesi gereğince ‘Canavarca hisle veya eziyet çektirerek adam öldürmek suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet’ talebinde bulunacak. Bu talebin bulunulmasında ise sanıkların verdiği ifadeler etkili oldu. Suphi Altındöken ifadesinde Özgecan’ın ellerini daha ölmeden kestiğini ifade etmesi ve daha sonra yakması aleyhinde en önemli kanıt.
Fatih ‘ellerini kes’ dedi
Fatih Gökçe’nin de ağırlaştırılmış müebbet talebi istenmesinin nedeni ise Suphi ve Necmettin Altındöken’in ifadesi. baba oğul verdikleri ifade Fatih’in Özgecan’ın boğazını ve ardından ellerini kesmesini söylediğini iddia etti. Ayrıca benzinin temin edilmesi de bir başka delil. Bu iki ifade ve benzin temini Fatih’i de Suphi kadar suçlu hale getirdi.
Babanın hırıltı ifadesi delil
Baba Necmettin Altındöken’in ifadesinde, “Ben kesme işlemlerini görmedim ancak arabanın içinden gelen hırıltı seslerinden anladım. Birisinin genzinden ‘hığğ’ sesi geliyordu” demesi de Özgecan’ın hala yaşadığını gösterdi. Babanın, Özgecan’ı kurtarmak için hiçbir girişimde bulunmaması, onlarla birlikte minibüse binmesi, pasif kalması onu da diğer iki zanlı kadar suçlu kıldı. Ayrıca babanın Özgecan’a ait kitapları ve kıyafetleri ablasının sobasında yaktığını beyan etmesi de kuvvetlendirici delil sayıldı.
39 yıldan önce kesinlikle af yok
3 zanlı TCK’nın 82’ye B maddesi gereğince canavarca hisle veya eziyet çektirerek adam öldürmek suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet ile yargılanacak. Hukukumuzdaki en ağır ceza bu. Ağırlaştırılmış hapis cezasının ömür boyu hapis cezasına göre en belirgin farkı, aflardan yararlanamayacak olması. Aftan yararlanabilmesi için 39 yıl hapis yatmış olması gerekiyor.
O minibüs trafikten çekildi
Özgecan Aslan’ın içinde Suphi Altındöken tarafından vahşice katledildiği minibüsle ilgili yapılan kriminal inceleme tamamlandı. Minibüs içinden alınan örnekler şu anda laboratuarda inceleniyor. Olayın yaşandığı 33 R 8756 plakalı minibüs sahibi Sabri Gülcan’a teslim edildi. Edinilen bilgiye göre minibüsü teslim alan Gülcan, aracı kapalı bir otoparka koyarak seferlerden çekti. Mersin TOK (Tarsus Otobüsçüler Kooperatifi) yöneticileri ise aracında yaşanan olaydan dolayı oldukça üzgün olan Gülcan’ın kooperatif üyeliğini iptal ettirerek artık taşımacılık yapmayacağını beyan ettiği öğrenildi. Gülcan’ın aynı zamanda aracın plakalarını sökerek satılığa çıkardığı ifade edildi.
Özgecan öldükten sonra sefer koyuldu
Özgecan Aslan’ın, Mersin Barış Mahallesi’nde bulunan evinin önüne kurulan taziye çadırları ise vefat edişinin 7’inci gününde yani bugün yapılacak mevlidin ardından kaldırılacak. Bu arada Tarsus-Adana arasındaki Özgecan Aslan’ın okuduğu Çağ Üniversitesi’ne Mersin Büyükşehir Belediyesi Ulaşım AŞ.ve Tarsus Belediyesi tarafından öğrencilerin rahatça evlerine ulaşabilmeleri için sabah ve akşam karşılıklı olarak birer sefer koyduklarını duyurdu.
İkinci öğretime ‘Özgecan’ ayarı
Özgecan Aslan’ın katledilmesinin ardından özellikle kız öğrenciler sosyal medya, elektronik posta ve faks yoluyla ulaşan kız öğrenciler, YÖK Başkanı Yekta Saraç’tan ikinci öğretim derslerinin başlama ve bitiş saatlerinin daha erkene alınmasını istedi. Bunun üzerine YÖK’ten yapılan açıklamada, “İkinci öğretim programlarında öğrenim gören özellikle kız öğrencilerimizden gelen, ikinci öğretim derslerinin başlama ve bitiş saatlerine ilişkin şikâyetler ve ders saatlerinin yeniden düzenlenmesine yönelik talepler üzerine konu tekrar tarafımızca ele alınmıştır. Üniversitelerde ikinci öğretim ders saatlerine ilişkin yaşanılan sorunların değerlendirilmesi neticesinde; öğrencilerin durumları ve görüşleri de dikkate alınarak “birinci öğretim derslerinin bitimini takiben ikinci öğretim derslerine başlanabileceği, gerektiğinde hafta sonları da ders konulması suretiyle ikinci öğretim ders saatlerinin üniversiteler tarafından düzenlenebileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır” denildi.
NOT: Haberin 20 Şubat 2015 tarihli Vatan Gazetesi’nde yayınlanan hali buradan (http://www.gazetevatan.com/savcidan-ucune-de-en-agir-ceza-talebi-741884-gundem/) okunabilir.